Amatör Telsizcilik - Türkiye Telsiz ve Radyo Amatörleri Bilgi Paylaşım Platformu

TELSİZ FORUM İLK ADIM => SOHBET,SIKINTIM VAR,KIZGINIM => Konuyu başlatan: TA1HZ - 19 Aralık 2011, 19:59:25

Başlık: Özellikle dernek üyesi olan arkadaşlara ciddi bir soru!!!!
Gönderen: TA1HZ - 19 Aralık 2011, 19:59:25
  Değerli Arkadaşlar, bildiğim kadarı ile hepimizin ortak noktası telsiz-radyo-anten-haberleşme-iletişim. Yanlış biliyorsam lütfen düzeltin. Buna göre asıl mesleklerimizin dışında toplum yararına bir hareket yapacaksak esas olarak bu konularda bir çaba sarf etmemiz lazım. Eğer afet nedeniyle kaybolan kişileri arayacaksam, enkaz altında kalanları kurtaracaksam AKUT/AKA vb derneklere, yiyecek ve içece...k hazırlanması ve dağıtılması, giysi dağıtılması ile uğraşacaksam Kızılay vb kuruluşlara, kurtarılan afetzedelere ilkyardım yapacaksam (bu bana tam uymuyor zira meslek Tıp Dr olduğu için bulunduğum yerde hasta/yaralı varsa hobi ikinci plana otomatik olarak düşüyor) UMKE'ye , evsiz kalanlara çadır kurulması ile uğraşacaksam İzci kulüplerine üye olmam ya da gönüllüsü olmam gerekir diye düşünüyorum. Acaba yanılıyormuyum? Bir amatör telsiz derneğinin 'görev tanımı'nda bunlar olmalı mıdır? Açıkça SORGULUYORUM!! Lütfen görüşlerinizi paylaşın. QSL PLS!!!! Hem burada IRC veya GS'e de ihtiyaç yok!  ;D 73 de TA1HZ
Başlık: Ynt: Özellikle dernek üyesi olan arkadaşlara ciddi bir soru!!!!
Gönderen: TA3FB - 19 Aralık 2011, 22:34:27
Selamlar

Eski bir dernek üyesi olarak yanıt vermemde bir sakınca yok sanırım :)

Telsiz, belirttiğin konularda,  son zamanlarda bilim dünyasının moda terimi olan MULTİ-DİSİPLİNER çalışmanın içine girmekte. Bahse konu her operasyonda az biraz telsiz bulunmaktadır.
Amatör Telsizcilik hobisini icra eden bir kişi, temel kavramları en nihayetinde bilmelidir. Bunlar nelerdir;
1. band planı
2. telsiz kullanımı (görüşme ve cihaza hakimiyet)
3. Anten (hangi bantta hangi anten, kablo çeşitleri, konekkörler ve bağlantı)
4. konuşma kuralları

Bunları bilen bir kişinin kaba bir tabirle yolda kalma ihtimali zayıftır. Doktorumun belirttiği konularda, çalışmalarını icra eden kişilerin, haberleşme koordinatörlüğünü veya uygulayıcılığını yapması esnasında bu saydığım bilgileri bilmesi şarttır. Ancak bu konularda uğraşan kişilerin temel kavramları dahi bilmeden lisans sahibi olduklarını biliyoruz. Ki bunlar biraz bilgi sahibi olsalar, kendi aralarında organize olurlar, amatör telsiz derneklerine ve üyelerine ihtiyaç duymazlar.
Bir odun fabrikada yontulmadan kereste olmaz. Fabrikaya girip yontulmadan çıkan odunlarada kereste demek abesle iştigaldir.

Şimdi soru şu; bu kurumlardan kaç kişi derneğin kapısını çalıp eğitim anlamında yardım istemektedir? Kaç gruba adam gibi eğitim verilmiştir? Ülkemizdeki amatör telsizci sayısının net belli olmaması gibi bununda gerçek bir rakamı yoktur. Protokoller vardır ama kağıt üzerindedir.
Derneklerin asli görevi; amatörlüğü sevdirmek, üyelerinin haklarını her konuda aramak, eğitim vermek, yol göstermektir. Başka bir misyonu yoktur. Kendi misyonundan sapan dernek zaten bitmiş demektir veya birilerinin oyuncağıdır. Amatör telsizcinin oyuncağı cihazıdır, antenidir.
Cümle aleme iyi oyunlar dilerim. Aman oyuncaklarınızı bozmayın:)

Not: Beni yontan ve yontmaya devam eden USTALARIMA
Geçilmez Çanakkaleden sevgilerimle

Barış
Başlık: Ynt: Özellikle dernek üyesi olan arkadaşlara ciddi bir soru!!!!
Gönderen: TA1HZ - 20 Aralık 2011, 08:24:38
TA3FB de TA1HZ,
değerli Barış kardeşim, görüşlerini paylaştığın için sağol. Ekli jpg de yazılı olan metni bir oku. Bu eğer senin üyesi olduğun bir amatör telsiz/radyo derneğinin imzalamış olduğu protokolün bir bölümü ise (ki malumunuz protokollerin hukuki olarak bağlayıcılığı vardır-her ne kadar bazı vatandaşlarımız olanaklar dahilinde sözünü hiç bir şey yapmayabilir ve aradan gene sıyrılabiliriz diye yorumlasalar bile)  ne düşünürsün? Afet acil durum haberleşmesi ile oldukça uzun süredir uğraşmakta olan bir radyo amatörü olarak bugüne dek burada yazılı olan işlemlerin hiç birini radyo amatörü olarak yapmadım, yapmayada niyetim yok. Tıbbi aciller zaten mesleki uygulama alanıma girdiği için bende sayılmıyor. Ama bazı arkadaşlarımız şu an bu tip protokol metinleri aracılığıyla otomatik olarak yükümlülük altına girmiş durumdalar. Kendilerine bu görevlerinde başarılar diliyor, olayın afet esnası ve sonrası olması nedeniyle hayatları boyu görev çıkmamasını diliyorum.
Telsiz/Radyo Amatörlüğü tanımını gelin mertçe açık açık yapalım: Ya 1900lerden beri yurt dışında kabul görmüş tanımı tam anlamıyla uygulayalım ya da 'bizde' böyle diyelim ve AFET HABERLEŞMESİ RADYO AMATÖRLÜĞÜNÜN ESAS ALANIDIR diyelim.Bu sözümün ardından bazı derneklerdeki arkadaşlarımızın 'pek çok imkana afet haberleşmesi ile uğraştığımız için kavuştuk-olmazsa ne yaparız?'  dediğini duyar gibiyim. Değerli arkadaşlar, 1999 dan bu yana tüm kamu kurum kuruluşları-GSM operatörleri çok yol aldılar. Yarın öbür gün biz afetlerde her türlü haberleşmemizi yapıyoruz-size ihtiyaç kalmadı dendiğinde ne yapmayı planlıyorsunuz? Hep anasından-babasından harçlık alarak hayatını yürüten ama 20li-30lu yaşlara gelmiş 'çocuk' mu  olacaksınız?
Hobi tanımına kabaca uğrunda para harcanan ama karşılığında sadece zevk alınan uğraş diyebiliriz. Yılda 12 TL harcayarak hiç bir şey elde edilemez. Türkiye şartları böyle diyen arkadaşlarımı çevrelerinde var olan diğer derneklere bir göz atmaya davet ediyorum. Kağıt oynama amaçlı kurulmuş olanlara değil, kendine ait lokali-sekreteryası-aktiviteleri olanlara ama!!!
Yine sözlerim bazı vatandaşlara batacak ama 'dost acı söyler' atasözüne sığınıyorum.  :D
73 de TA1HZ
Başlık: Ynt: Özellikle dernek üyesi olan arkadaşlara ciddi bir soru!!!!
Gönderen: TA1API - 20 Aralık 2011, 11:19:47
Bu konuda geçmiş zamandada çeşitli  yazılar yazıldı kısa ve öz olarak herkes kendi işini ve hobisini yapacak.Dernekler buna benzer oluşumlarla gündeme geliceğine,amatör faaliyetlere ve bilgili amatörlerin  paylaşımlarına ağırlık verirse  daha uygun olur.
Başlık: Ynt: Özellikle dernek üyesi olan arkadaşlara ciddi bir soru!!!!
Gönderen: TB2NMR - 23 Ocak 2012, 14:34:48
Gönüllü yapılan her hobi ya da uygulama keyfiyeti de beraberinde getirir. Ama bu konu bir kurum bünyesinde ise emir - yaptırım ve yasaklamayı da beraberinde getirir. Gönüllü olup da afet çalışmasına katılmayan bir kişiye protokoller ve üyelik üzerinden bir yaptırım uygulayamayacağınıza göre sonuç boşa tırmalamaktan ibaret kalır. Kimseye amatör olur olmaz sefer görev emri gibi afette sen şurada görevlisin şunu yapacaksın gibi bir şey söylenmedi, herkes bildiğini okuyor sonuçta. Birilerinin afet olmadan önce veya sonrasında değil, olduktan sonra panikle aklına gelen bizler işte.

Afet ya da benzer faaliyetlerde illa gönüllü olmaya gerek yok. Kapınızın önünde bir adam düşse gidip kaldırırsınız, afetlerde de her insan gönül bağından öte insani duygularıyla bir şeyler yapmaya çalışır. Ne kadar bilgilidir o tartışılır ama ben amatör isem böyle ciddi bir konuda öncelik profesyonellerindir. Ve olması gereken de devletin sorumluluğunda ciddi olarak yürütülmesi. Haberim olur imkanım olur davet gelir giderim, üzerime düşün vazifemi ya da talep edilen yardımı yerine getirmeye çalışırım ama bu benim o çalışmalardaki asli görevim değil.

Amatörlük ile afet haberleşme tanınmış olabilir ama bu o zamanlardaki bir açığın bizim tarafımızdan dolayı kapatılmasından. Biz bu konuyu halen yapması gerekenlere devretmediğimiz için bir nevi bunun sırtından geçiniyoruz. Ne yani bugün amatörler olmasa afet bölgeleri Kutuplar gibi sessiz sedasız mı kalacak? Elbette kalmayacak. Dün kendi araçlarımızla, bir kişi iki kişi veya bir grup kendi el, mobil, HF bilimum ne buluyorsak afet bölgesine gidip ilk anda aciliyete binaen haberleşmeyi sağlıyorduk. Şimdi bir helikopter kalkıyor 18 kişiyi tam teçhizatlı olayın göbeğine bırakıyor, Ankara'dan özel kuvvetler ve aram kurtarma birimi kendi helikopteri ile olay yerine iniyor, ambulans uçak anında kalkıyor. Her ilin neredeyse ayrı bir ekibi var. Sahra tipi antenleri açtığında 1,5 dakikada uydu bağlantısı, HF, VHF/UHF hazır, GSM destek araçlarında lokal baz hazır.

Bunların yanında ne demem gerekiyor "açılın açılın yettim gayrı... ben amatörüm!" mü?

"Ben kıymetliyim" demekle olmuyor bu işler. Kıymetinizi siz değil, onlar belirliyor ne yazık ki. Bir amatör olarak sadece bu konunun ardına sığınarak tanınmak, simitçi lakabı gibi afetçi kelimesini duymak "bir şey üretemiyoruz belki ama eh işte biz de bu konuda bir şeyler yapıyoruz" gibi sözler sarf etmek istemiyorum. Kullandığımız hiç bir cihaz ya da teçhizat öğrenilemeyecek bir konu değil öğrenmek isteyen için. Aman aman amatörler olmazsa çalışmaz, yürütülemez denilecek bir şeyimiz de olmadığına göre?

Vatandaşını bu gibi durumlarda kol kanat gerip korumak asli görev devletin, bunu yerine getirecek olanlarda siyah cici arabalara binen makam amirleri ve onların mahiyetindeki çalışan tepe lambalı araçları olan fosforlu elbiseli kişilerdir. Amatör illa ben bu konuya eğileceğim diyorsa amatörlük bilgisini de üstüne koyup bu işi kuralına uygun yapmak için gider ilgili bir kuruluşa veya oluşuma başvurur hizmet içi eğitimini, kursunu alır devam eder. Hal olunca zaten bizden kimse de çıkıp banane demez, gönül borcu yasalarla değil, yürekten gelen istektir...
Başlık: Ynt: Özellikle dernek üyesi olan arkadaşlara ciddi bir soru!!!!
Gönderen: TA2VW - 14 Ocak 2014, 20:23:07
teşekkürler.